Paralytic Shellfish Poison Grubu (PSP) (Invivo)
Denizlerde yaşayan algler arasında özellikle cyanobacteria (mavi yeşil algler) ve pyrrophyta (dinoflagellatlar) türleri insanlar ve diğer canlılar için zehirli bileşikler üretmektedir. Bu tür algler arasında en önemlilerden biri de Paralytic Shellfish Poison (PSP) grubudur. Bu gruba giren alglerin ürettiği toksinler insanlarda zehirlenmelere neden olmaktadır. Bu zehirlenmelerin nedeni saksitoksin isimli bir bileşiktir.
Paralitik kabuklu zehirlenmesi (PSP), bu konuda en fazla karşılaşılan zehirlenmelerdendir. Bu zehirlenmelerin görülmesinde ateş rengi algler olarak da bilinen dinoflagellatlar etkilidir. Bunların çoğalmasına çevre koşulları neden olmaktadır. Paralitik deniz kabukluları zehirlenmesinde saksitoksinler, neosaksitoksinler ve C3 ve C4 formunda 18 farklı toksin tek başına ve ya birlikte neden olmaktadır. Ancak bu toksinlerin hepsine birden kısaca PSP toksinleri denmektedir. Bu toksinler arasında saksitoksin grubuna girenler, beslenme zinciri yolu ile insanlara ulaşmakta ve vücudu hareket ettiren kasları ve sinirleri tahrip etmektedir.
Bu tür zehirlenmelere en fazla midye, deniz tarağı ve istiridye gibi kabuklu deniz ürünlerinde rastlanmaktadır. Bu kabuklu deniz hayvanlarına bulaşan toksinler, boyuna ve yüze yayılan ve genelde dudak çevresinden titreme ve uyuşma, bulantı, kusma, baş ağrısı ve karın ağrısı ile kendini göstermektedir. Ağır zehirlenme durumlarında kaslarda uyuşma, solunum güçlüğü ve solunum yetersizliğine bağlı olarak ölümler görülmektedir. PSP toksinleri genel olarak deniz kabuklularının dokularında ve bağırsaklarında birikmekte ve insanları zehirlemektedir.
Kabuklu deniz hayvanları tüketen insanlar olağan bir paralitik deniz kabukları zehirleri taşıyıcısıdır. Bununla birlikte istakoz benzeri eklembacaklı sert kabuklular da bu toksinleri birktirmektedir.
Gelişmiş laboratuvarlarda biyotoksin analizleri kapsamında, invivo yöntem uygulanarak Paralytic Shellfish Poison Grubu (PSP) zehirlenme analizleri yapılmaktadır. Bu analizler sırasında, ulusal ve uluslararası kuruluşlar tarafından yayınlanan standartlar ve test yöntemleri esas alınmaktadır.