Trans Yağ Asitleri Tayini
Trans yağlar, doymamış yağ asitlerine verilen genel bir isimdir. Trans yağlar bazen tekli bazen de çoklu doymamış yağlardır, ancak hiçbir zaman doymuş yağ olamazlar. Trans yağlar, insan metabolizması açısından gerekli yağ asitlerinden kabul edilmemektedir. Çünkü trans yağlar, insan vücudunda kötü kolesterol (LDL) düzeyini yükseltmekte, iyi kolesterol düzeyini (HDL) ise düşürmektedir. Bu da kalp ve damar hastalıkları açısından olumsuz bir durumdur. Uzmanlar trans yağların tüketiminden vazgeçilmesi gerektiğini söylemektedir. Doğal olarak oluşan trans yağlara göre, kısmi hidrojenleşme ile oluşan trans yağlar daha tehlikelidir. Hidrojenleşme sürecinde, doymamış yağlara hidrojen atomu ilave edilmekte ve yağlar kısmen veya tamamen doymuş yağ haline getirilmektedir.
Kimyasal olarak bakıldığında, trans yağlar doğal yağ değildir. Tamamen sentetik bir yağ çeşididir. Basit bir anlatım ile trans yağlar, sıvı yağların ana madde olarak kullanıldığı, ama içine hidrojen katıldığı yağlardır. Trans yağlar, bitkisel yağların hidrojen ile ısıtılması ile elde edilmektedir. Bu şekilde yağ katı duruma gelmektedir. Bu yağlara ne kadar fazla hidrojen katılırsa, o kadar katı hale gelmektedir.
Mevcut yasal düzenlemeler çerçevesinde ülkemizde 2007 yılında itibaren, gıda maddeleri içindeki toplam yağın 100 gramında 1 gramdan daha az trans yağ olmak zorundadır. Bu gıda maddeleri üzerine bu durumda trans yağ içermez ifadesi kullanılabilir.
En fazla trans yağlar, hazır paketlenmiş gıda ürünlerinde, lokanta yemeklerinde ve pastane ürünlerinde kullanılmaktadır. Sağlıklı beslenmek açısından mümkün olduğunca margarinlerden uzak durmaya özen göstermek gerekiyor.
Yetkili laboratuvarlarda, kimyasal gıda analizleri kapsamında, trans yağ asitleri tayini çalışmaları yapılmaktadır. Bu çalışmalarda esas alınan standart şudur:
- TS EN ISO 12966-4 Hayvansal ve bitkisel katı ve sıvı yağlar - Yağ asitleri metil esterlerinin gaz kromotografisi - Bölüm 4: Kapiler gaz kromatografisi ile tayin